İşgal devleti, 2019’dan bu yana el-Halil şehrindeki İbrahim Camii üzerinde egemenliğinini güçlendirmek için Hanuka Bayramını kullanmaktadır. Yüzyılın Anlaşması hazırlıklarıyla aynı döneme denk gelen seçim sürecinde Siyonist Savunma Bakanı Naftali Bennett, 29 Aralık 2019’da İbrahim Camii’ne baskın gerçekleştirmiş ve Hanuka şamdanlarını yakarak bu ritüelin her yıl düzenlenme sözünü vermişti.

Naftali Bennett’in bu çıkışı, Eylül 2019’da İbrahim Camii’ne Hanuka Bayramında baskın düzenleyen Netanyahu’ya karşı bir tepki olarak geldi. Netanyahu ise Bennett’in bu girişimine seçim kampanyaları çerçevesinde Aksa’ya 2020 şubatta tekrar baskın düzenleyerek cevap verdi.

Her halükarda Bennett’in verdiği söz, Siyonist oluşumun merkez akımında bulunan Cumhurbaşkanı Isaac Herzog tarafından 28 Kasım 2021’de gerçekleşmişti. Herzog, Bennett’le işbirliği yaparak bu bayramın resmi kutlamasının İbrahim Camii’nde olmasını ve başkanın bizzat kendisinin her yıl Hanuka şamdanlarını İbrahim Camii’nde yakılma kararını düzenlemişti. Tüm bunların yanı sıra Radikal Tapınak Grupları, bu ritüelleri en yakın zamanda Mescid-i Aksa’ya taşımanın bir yolunu aramaya devam ediyor.

Bu yıl İbrahim Camii’nde şamdan yakma ritüelinin, ilk günün Şabata — Yahudilikte Şabat dinlenme günüdür- denk geldiği göz önünde bulundurulmazsa 17 Aralık Cumartesi günü akşamı bulundurulursa da 18 Aralık Pazar günü gerçekleşmesi bekleniyor. Bu eyleme karşın halihazırda atılması gereken en önemli adım, baskının halk ve kitlesel bir tepkiyle karşılanmasıdır ki Siyonistler İbrahim Camii’ni hiçbir direnişle karşılaşmadan bayramlarını, resmi kutlamalarını yaptıkları nihai merkez olarak sayamasınlar.

Hanuka, Yahudiler için İkinci Tapınak’ın inşaasını temsil ettiğinden bu bayramda Aksa, farklı bir boyuttan ele alınmaktadır. Siyonist sağ tüm imkanlarıyla ulaşmaya çalıştığı ana hedefi yani Mescid-i Aksa’nın yerine Üçüncü Tapınak’ın inşaasını akıllara getirmeye ve bu tarihsel ilişkiyi kullanmaya çalışmaktadır.

Hanuka Bayramı Tevrat’ta geçen bir bayram değil, aksine Yahudiliğe tarihi süreç içinde sonradan eklenen bayramlardan biridir. Sonraki kitaplarda anlatıldığı üzere Yehuda Makkabi olarak bilinen Yehuda Haşmon, Makkabi Devrimi’nde Seleukos’ları yener ve İkinci Tapınak’ı inşa eder. Daha sonra Yüce Kahin’in yüzüğündeki saf yağı bulur ve bu yağın Tapınak’ı sadece bir gün aydınlatacağını düşünür ancak mucize odur ki yağ Tapınak’ı sekiz gün boyunca aydınlatır ve Hanuka’da bu sebeple kutlanır.

Yahudiler, inandıkları bu mucizeyi anmak için bayramda dokuz kollu bir şamdan kullanarak her gece için bir mum yakar; bayramın birinci gecesi bir tane, sonraki gece iki tane gibi sekizinci günde son mum yakılana kadar bu şekilde devam eder. Şamdanın ortasındaki dokuzuncu mum ise yardımcı mum ya da diğer mumları yakmak için kullanıldığından dolayı yakıcı mum olarak adlandırılır. Hanuka Bayramı, bu yıl 18–26 Aralık 2022 tarihlerine denk gelmektedir.

Hanuka bayramında düşmana karşı gerçekleştirilen Makkabi zaferini anma kutlamaları danslar ve müzikli eğlenceler eşliğinde gerçekleşir. Bu kutlamalarda düşmanlarına “köpek” gibi hakaretler edilir. Bu şekilde de bayram iki fikri temel alır: Yahudi milliyetçiliğinin düşman karşısında kazanılan zaferi ve bugün bu zaferin Siyonist sağ tarafından dini işgal gündeminin ana hedefi kabul edilen Aksa’nın yıkılıp 144 dönümlük arazisi üzerine Üçüncü Tapınak’ı inşa edilmesi fikriyle bağdaştırılmasıdır. Bu iki maddeye üçüncü olarak Yahudiliğin dini anlayışının ortaya çıkışının kümülatif doğası eklenebilir. Bayramın Hristiyanların yılbaşı kutlamalarıyla kesişmesi, Filistin’deki ve dünyanın dört bir yanındaki diğer Yahudileri, ortak Yahudi- Hristiyan geleneğini sürdürmek için bayramın dini önemini daha da öne çıkartmaya sevk ediyor.

Radikal Tapınak Grupları 2017’den itibaren Hanuka kutlamalarını Burak Duvarı Meydanı’ndan Esbat Kapısı önündeki Gazali Meydanı’na yavaş yavaş taşıdılar. Her gece, şamdanları çok yakın bir zamanda Mescid-i Aksa’da yakma umuduyla Esbat Kapısı’nda yakmaya ve gece düzenlenen danslı kutlamaları Mescid-i Aksa’nın tüm kapıları önünde yapmaya başladılar. 2021 yılında Radikal Tapınak Grupları üyelerinden bazılarının yaptığı gibi bu yıl da minyatür şamdanların Mescid-i Aksa’da yakma girişiminde bulunulması ve bunun birden fazla kez tekrarlanması oldukça muhtemeldir.

Mescid-i Aksa’nın bu yıl uğradığı saldırılar, son dönemde Siyonistlerin lehine yaşanan iki gelişme nedeniyle tüm dönemleri geçebilir:

Birincisi, geçtiğimiz yıl Tapınak Grupları’nın her büyük baskın öncesinde Siyonist işgal kuvvetlerinden farklı rütbelerdeki memurlarla aynı masaya oturarak baskın güzergahının genişletilmesi talepleri noktasında toplantılar yapmasıydı. Bu toplantılar neticesinde işgal kuvvetleri, Tapınak Grupları’nı daha fazla himayesi altına alıp Aksa’da şofar üflemek ve dini sembolü olan meyveleri mescide sokmak gibi resmiyette kabul etmediğini söylediği ancak alttan alta işlenmesine göz yumduğu hak ihlallerini kolaylaştırdı.

İkincisi, Itamar Ben-Gvir’in daha geniş yetkilerle İç Güvenlik Bakanı olarak atanacağı anlaşması ki bu anlaşmanın en önemli maddesini Tapınak Gruplarının da bir üyesi olan Ben-Gvir’in baskın kurallarından sorumlu kişi olması oluşturuyor. Nitekim bayramdan 18 gün önce 30 Kasım Çarşamba 2022’de işgal kuvvetleriyle birlikte Hanuka Bayramına hazırlık toplantısını yöneten kişi de Ben-Gvir’in eşiydi.Tapınak Grupları’nın açıklamalarından da anlaşıldığı üzere işgal kuvvetlerinin Tapınak Gruplarına çok sayıda kişinin baskına katılması, baskın süresinin arttırılması, Aksa avlusunda dolaşma özgürlüğü ve baskın boyunca Talmudik ritüel gerçekleştirme izni gibi daha önce görülmemiş birçok vaadi sunduğu görülüyor.

Özetle, Aksa’ya yönelik saldırılar resmi Siyonist cihetlerin kol kanat germesi ve süreci benimsemeleriyle görülmemiş seviyeye ulaşmak üzere diyebiliriz. Bu benimseme, dini ya da sembolik anlamda kutlanan herhangi bir bayram da olsa sonuç itibariyle, Aksa’yı saldırıların göbeğine koyan ve gerilimin gitgide arttığı bir döneme sebep olmaktadır. Her ne kadar bazı Arap Siyonistler bu bayramı İsrail’le normalleşmek ve kutsallarımızı silmek için açık bir kapı olarak görse de bu, amansız bir çaba olmaktan öteye gitmeyecektir.

“Bu değerlendirme yazısı Kudüs Araştırmaları Uzmanı Ziad Ibhais tarafından 01.12.2022 tarihinde Quds için kaleme alınmıştır.”
“Rica: Tercüme ve düzenlenmesi Kudüs’te Bugün ekibi tarafından gerçekleşmiş olup izinsiz paylaşılmaması rica olunur.”