Mescid-i Aksa’yı tehdit eden tehlikeler artık sadece günlük baskınlarla sınırlı değil. Nitekim bu baskınlarda yapılan saygısızlıklar ve saldırılar bu tehlikeyi daha da artırıyor. Özellikle de bu baskınlara, aleni bir şekilde gerçekleştirilen Yahudi ritüellerindeki artış ve Yahudi bayramlarıyla eş zamanlı olarak baskıncıların sayısını artırma girişimleri eşlik ediyor. Öte yandan Tapınak Grupları siyasi düzeye ulaşan talepleriyle, Aksa’ya yönelik baskınları gün boyunca gerçekleştirmenin ve aleni ritüellerde kullanılan kutsal eşyaları içeri sokmanın önünü açmaya çalışıyor.
Hiç şüphesiz bunların arkasında, kurtuluş düşüncesini ve ilahi zafer beklentisini bu eylemlerle ilişkilendiren radikal grupların hahamları var. Bu yazımızda, söz konusu hahamların işgal yapılarına tapınak düşüncesini yayma çabalarını, bu düşünceyi Tevrat’a dayalı kehanetlerle nasıl ilişkilendirdiklerini ve Aksa içerisinde yaptıkları doğrudan saldırıları ele alacağız.
Hahamlar ve radikal örgütlerin kuruluşu
Hahamlar, radikal örgütlerin kurulmasında belirgin bir rol oynamıştır. Bu rol yalnızca günümüzdeki örgütlerle sınırlı olmayıp, bu örgütlerin düşünsel kökleriyle de doğrudan ilişkilidir. Bu kökler, haham Moşe Zvi Segal’in 1937’de kurduğu Brit HaBirionim[1] adlı gruba kadar uzanmaktadır.
Kaynaklar, birçok Tapınak Grubunun 1967’de Kudüs’ün işgalinden sonra kurulan Gush Emunim adlı yerleşimci örgütle bağlantılı olduğunu ortaya koymaktadır. Gush Emunim’i haham Moşe Levinger kurmuş, örgüt 1984’te[2] kapatıldıktan sonra da fikirleri yaşamaya devam etmiş ve bu düşünceler, o dönemde Batı Şeria ve Gazze’deki yerleşim yerlerini temsil eden Yesha Konseyi ve Gazze’den işgalin çekilmesinin ardından kurulan Hilltop Youth hareketi üzerinde etkili olmuştur[3]. Ayrıca Yahudi Evi Partisi gibi bazı İsrail partileri de bu örgütün düşüncelerini benimsemiştir. Haham Yisrael Ariel tarafından Tapınak Enstitüsü’nün kurulması da bu düşünsel akımın uzantısıdır.
İbranice kaynaklara göre Tapınak Gruplarının çoğu yöneticisi, Dini Siyonizm akımı içinde yer alan Ortodoks Aşkenaz hahamlarıdır. Önde gelen isimler arasında, Tapınak Enstitüsü’nün Uluslararası Direktörü Chaim Richman, Yehuda Etzion ve Yehuda Glick gibi radikal hahamlar yer almaktadır.

Tapınağın inşasını hedefleyen haham meclisi
Merhum Dr. Abdulvehhab el-Mesiri’nin Yahudiler, Yahudilik ve Siyonizm Ansiklopedisi’ne göre, eskiden Sanhedrin; Yahudilerin yaşadığı bölgelerde siyasi, cezai ve dini meselelerle ilgilenen en yüksek yargı merciiydi. Bu meclis kanunları yorumlama ve çıkarma konusunda nihai otoriteydi ve 71 üyeden oluşurdu[4].
İşgal rejimindeki tapınak gündeminin yükselmesiyle birlikte, 13 Ekim 2004’te 71 Yahudi dini lideri tarafından Sanhedrin yeniden kuruldu. Siyasi ya da dini meselelerde yetkisi bulunmasa da bu oluşum kendisini Yahudi hahamlık meclisi olarak tanımlamaktadır. Çabalarını, Kutsalların Kutsalı’nın yerini belirlemeye, Yahudi ibadet ve ritüellerini tapınağa geri getirmeye, özellikle hayvan kurbanlarını yeniden başlatmaya ve bu kurbanlar için uygun hayvanları bulmaya odaklamıştır. Ayrıca yerleşimcilere bu ritüelleri öğretmek ve tapınak kahinleri sınıfını canlandırmak için çalışmalar yürütmektedir[5]. Bazı araştırmacılara göre, yeni Sanhedrin artık radikal örgütlerin hahamlık otoritesi haline gelmiştir. Dini Siyonizm’in bir birleşimini temsil eden bu yapı, Tapınak Gruplarını destekleme faaliyetleri yürütmektedir. Hahamları Aksa baskınlarına katılmakta, işgal liderlerine tapınak inşası çağrısı yapan mektuplar göndermekte ve Tevrat ritüelleri için gerekli aletleri üretmektedir. Örneğin 9 Eylül 2022’de yeni Sanhedrin oluşumundan bir yetkili, Tevrat’a uygun bir “şofar”[6] yaptıklarını açıklamıştı[7].
Sanhedrin, Aksa baskınlarına izin veriyor
Yeni Sanhedrin’in öncelikli hedeflerinden biri, resmi haham fetvasını değiştirmek. Halihazırda resmi hahamlık otoritesi, arınma şartlarının yerine getirilmemesi ve diğer dini gerekçelerle Yahudilerin Aksa baskınlarına katılmasını yasaklamaktadır. Bu nedenle Dini Siyonizm, Ortodoks olmayan ve geleneksel çizgide olmayan çok sayıda hahamı harekete geçirerek, resmi fetvayı delmeye çalışmaktadır. Aynı zamanda kızıl inek ritüeli[8] üzerinden arınma şartlarını gerçekleştirme çabası içindedir.
Yeni Sanhedrin, Aksa’ya girişin caiz olduğuna dair fetvalarını periyodik olarak yenilemektedir. Tapınak Grupları, 9 Temmuz 2020’de Aksa’ya baskın izni veren bir mektup yayınlamış ve yaklaşık 60 hahamın imzasını içeren bu belge, Aksa’ya girişin caiz olduğunu ve bunun teşvik edilmesi gerektiğini bildirmişti. İmzacılar arasında Mayıs 2020’de vefat eden Maale Adumim yerleşim yerindeki Berakat Musa adlı dini okulun yöneticisi haham Nahum Rabinovitch[9], haham Zvi Kook’un öğrencileri, haham Yisrael Ariel[10] ve haham Eliezer Waldman gibi isimler yer almaktaydı.
2024 yılı, Tapınak Gruplarının resmi hahamlık yapısının en üst kademelerine ulaşma yönünde dikkat çekici bir hamlesine sahne oldu. Bu gruplar, önemli isimlerinden bazılarını, resmi hahamlık konseylerinin üst düzey üyeleri olmaları için aday göstermeye çalıştı. Bu çerçevede, Aşkenaz Hahamlığı için Haham Meir Kahane, Sefarad Hahamlığı için ise Haham Yehuda Hayek aday gösterildi. Ancak seçim sonuçlarına göre her iki isim de başarısız oldu. Yine de resmi hahamlık içinde Sanhedrin görüşüne yakın ve Aksa baskınlarını destekleyen üyelerin olduğu yönünde işaretler mevcut.

Aksa’ya yönelik saldırılara hahamların katılımı
Hahamların hedeflerine ulaşma yönündeki tüm çabalarına ek olarak, Mescid-i Aksa’nın tahkir edilmesi ve avlularına yapılan baskınlarda da etkin bir şekilde yer aldıkları görülmektedir. Bu hahamlar, baskınları bizzat yönetmekte, Talmudik açıklamalar yapmakta ve Mescid-i Aksa’nın doğu avlularında açık şekilde Yahudi dini ritüellerini icra etmektedir. Hatta zaman zaman adeta hahamlar zirvesi niteliğinde toplantılar düzenlemektedirler.
Nitekim 3 Nisan 2022 tarihinde, işgalci oluşumun önde gelen hahamlarından bir grup Mescid-i Aksa’yı bastı. Bu baskında, Pesah Bayramı baskınlarına yönelik hazırlıklar da ele alındı. Baskına, çeşitli radikal gruplar, yerleşim birimleri ve dini enstitülerden hahamlar ile birlikte yeni Sanhedrin üyelerinin bir kısmı da katıldı. En dikkat çeken katılımcılar arasında, tapınak örgütlerinin ruhani lideri, Üçüncü Tapınak Enstitüsü’nün kurucusu ve Tapınak Tepesi Okulu’nun başkanı olan Yisrael Ariel, Tapınak Örgütleri Koalisyonu Başkanı Haham Yaakov Hayman ve radikal haham örgütlerinin bir dizi lideri yer aldı.
13 Ekim 2022 tarihinde ise Mescid-i Aksa’da ikinci bir hahamlar zirvesi gerçekleştirildi. Bu zirveye, Kokhav Ya’akov yerleşiminin hahamı Şaul Buhayko, Tevrat Taşı okulunun başkanı Haham Şlomo Wilk ve Netanya’dan, Sanhedrin’in önde gelen hahamlarından Yehuda Şaluş katıldı. Son haftalarda ise radikal haham Yehuda Glick, yabancı turist gruplarına liderlik ederek Mescid-i Aksa’da çeşitli kutsal alanları tahkir etmelerine öncülük etti. Hahamlar, açık ritüel uygulamalarını yönetmeye devam ederken, siyasi figürlerle birlikte yapılan baskınlara da eşlik ettiler. Özellikle yaşlı hahamların, Aksa’nın farklı bölgelerine girerek bilinçli şekilde oturdukları dikkat çekti.
18 Şubat 2025 tarihinde, 87 yaşındaki radikal haham Daniel Shilo, Mescid-i Aksa’ya baskın düzenleyerek doğu bölgesindeki yerlerden birine oturdu ve burada takipçileriyle birlikte dua etti. 5 Mayıs 2025 tarihinde ise Siyonist bir haham, beraberindeki bazı takipçileriyle birlikte düzenlediği baskın sırasında Aksa’nın batı kapılarından biri olan Kattanin Kapısı yakınlarında yere uzandı. Eylem işgal polisi koruması altında gerçekleştirildi.
[1] Yair Stern’in öğretileri doğrultusunda hareket eden bir Yahudi hareketidir. Yair Stern’in gerçek adı Avraham Stern’dir (23/12/1907-12/02/1942) ve İngiliz Mandası döneminde faaliyet gösteren aşırı sağcı Stern Çetesi’nin (Lehi) kurucusudur. Lehi, “İsrail’in Özgürlüğü için Savaşanlar” anlamına gelir.
[2] Bazı üyelerinin Kubbetü’s Sahra’yı havaya uçurma girişimi nedeniyle kapatılmıştır.
[3] İnam Hamid, Kudüs Merkezi, 13/07/2022, https://bit.ly/3yxFe1N.
[4]Abdulvehhab el-Mesiri, Yahudiler, Yahudilik ve Siyonizm Ansiklopedisi, Dijital sürüm, https://tinyurl.com/yc7jre38.
[5] Ritmeyer, 17/03/2007, https://tinyurl.com/352nnma6, Louis Vega, The Nascent Sanhedrin, s. 7.
[6]İbrani takvimine göre yeni yılın başlangıcını duyurmak için kullanılan bir borudur. Yahudi inançlarına göre tapınak içerisinde üflenir. Üflenmesi, Yahudi egemenliğinin veya zaferin ilanı gibi pek çok sembolik çağrışım taşır.
[7]Kudüs Şehri Web Sitesi, 14/09/2022, https://qii.media/items/1794.
[8]Daha önce bu konuyu şu yazımızda ele almıştık: https://tinyurl.com/ywdrynfs.
[9]Bu fetvayı, 2020 Mayıs’ta hayatını kaybetmeden önce imzalamıştır.
[10]Sanhedrin’in yeniden canlandırılmasına öncülük eden baş hahamlardan biri.
Bu yazı Kudüs Araştırmaları Uzmanı Ali İbrahim tarafından kaleme alınmıştır, çevirisi Kudüs’te Bugün ekibine aittir.